12 Şubat 2007

Hey gidi gençlik...

Biz eskiden takvimler 1 Ocak'ı gösterdiği günlerde Kınalıada'daki eve giderdik. Biz derken ben, kardeşim Figen ve şimdi Kanada'da yaşayan en yakın dostum Safiye..

Bütün gün soğuk evde yer içer, mangal yapar, geyik muhabbet eder, çok ama çok eğlenirdik. Akşamları dönüş yolunda ise bir seferinde Safiye'nin akıl edip de yanında getirdiği maytapları yakıp, sessiz sakin ada sokaklarını bir kış gecesi ısıtmayı dilemiştik.. Hatta akşam vapurla dönerken, müthiş bir lodosa yakalanmış, 40 dakikalı yolu 2 saatte alabilmiştik.. Hepimizin midesi öyle kötü olmuştuki, vapurun ikinci kaptanı, (ikinci kaptan olduğunu nerden anlamıştık bilmiyorum ama herhalde birincisi gemiyi idare ediyor diye düşünmüştük...) elinde kolonya şişesiyle yolcu salonuna inmiş, bizleri sakinleştirmeye çalışmıştı.. Kolları sırmalı lacivert ceket içindeki o 2. kaptanın o görüntüsü hala aklımdadır...

1 yorum:

Adsız dedi ki...

ne neee dostum mu..
ben burda 3 kiz kardesiz diye millete hava yapayim sen internette neler acikliyorusun.. biti bu is. yolla butun maillerimi geri ;-))