29 Haziran 2007
Benim hala umudum var...
26 Haziran 2007
Dua ediyorum...

Oysa hep insanoğlunun kendine ve sevdiklerine konduramadığı ama aslında olağan süreçlerdir bunlar.. Sonuçta herşey insanlar için değil midir bu dünyada? Yine de düşünemeyiz o kadar derinden, şaşırır kalırız öylece..
İşte öyle bir süreç yaşıyoruz ve yarın sabah yaşanacak olaylardan sonra bu saatlerde kafamızdaki soru işaretlerinin büyük bir kısmı aydınlanmış olacaklar.. Hayatımızda yepyeni bir döneme giriyor olacağız.. Sonuç ne olur, istediklerimizi elde edebilir miyiz bilmiyorum henüz.. Sadece dua ediyorum... Allahım sen yardım et ne olur...
TipiTip


Tabi benim için TipiTip'in bir diğer anlamı daha var. Rahmetli anneanemi her bayram yepyeni bir mendile sardığı bayram harçlığımızın yanında verdiği hediyedir o. Hiç unutamam açık mavi kapaklı büyük gardrobunun sol kapağını açar, içinde mendil demetleri hazırlanmış olan çekmeceden çıkarırdı hediyemizi.. Tipitip sakızlarını tek tek değil, büyük kutusu ile toptan alırdı ki her istediğimizde yok demesin diye sanırım.

Biz yine de şanslı bir nesildik sanırım, bilgisayar oyunlarımız, internetimiz yoktu ama iyi niyetli ve şirin kahramanlarımız vardı cikletten çıkan.. Tüketim toplumunda yetişen yeni nesil gibi onlarca ciklet markası arasından seçim yapamazdık ve cikletler oyuncak hediyeli de olmazdı ama yine de çok eğlenceli bir işti sıcak öğleden sonralarında mahalle aralarında ciklet çiğnemek ve yakartop oynamak...
25 Haziran 2007
Motivasyon...
Uzun zamandır blog işini serdiğimin farkındayım ama biliyorsun, çok hasta idim, kendime gelmem zaman aldı. Halen de fırt fırt burnumu çekip, selpak ile dolaşıyorum ama olsun en azından hastalık psikolojisinden yırtmış durumdayım.
Geçen hafta hayli zor geçti biliyorsun. Pazartesi günü çok önemli işler nedeniyle sürünerekten işe gelip, akşamına da mesaiye kalınca, Salı günü yataktan kalkamadım tabi..Çarşamba tekrar iş başıydı derken Cuma akşam üzeri hafta sonu nasıl yapsam da dinlensem, ama kursa da gitmem lazım diye kara kara düşünürken, akşam 5 te kurstan gelen bir telefonla günüm aydınlandı resmen. Hafta içi yapmaları gereken upgrade işini beceremedikleri için hafta sonu ders yapılmayacak demezler mi? Çok sevindim tabi, hemen planlar yapıldı, Figen, Nejat ile Yağız da adaya geleceklerdi veeee Cumartesi sabahtan ver elini Kınalıada...
Tabi evde sadece annemle babam da yoktu. Misafirler vardı habersiz gelen.. Kuzenim, kızı ve diğer kuzenimin 2 kızı.. Gerçi kızların en küçüğü lise öğrencisi, diğerleri üniversitede okuyor ama bayağı kalabalıktık anlayacağın.. Pazar günü de diğer kuzen kızı ve eşi geldi, olduk mu evde 12 büyük ve bir Yağız .... Cümbür cemaat kalabalık ama eğlenceliydi. Yorucuydu.. Fiziksel olarak çok ama çok yorulup, beynen müthiş dinlendik. Dün akşam 9 çeyrek gibi eve geldik, Heroes’u seyrettik ve direk yattık.. O derece yorulmuşuz yani..
Yeni doğan her gün yeni olaylara gebedir sevgili günlük.. Önümüzdeki günlerin telaşına ve seyrine dalmadan önce ciddi şekilde motive olmam gerekiyordu ve oldum.. Detaylar yakında...
Hamiş : Şu anda kuşluk vakti mevyalarımı yiyorum, adadaki bahçeden kayısı topladık.. Herbiri yumurtadan büyük ve bal gibi.. Vişne ağacımız ise bu sene pek verimli değildi, toplasan 1 kg vişne olgunlaşmış, onları da annemde bıraktım reçel yapsın diye.. Maalesef bu sene evde vişne likörünü bahçe vişnesi ile yapamayacağım. Çünkü o kadar çok müdavimi varki ev likörümün, nereden baksanız 4-5 kg. vişne lazım bana. Pazardan alıcaz artık...
18 Haziran 2007
Hastayım...

08 Haziran 2007
Sigarayı nasıl bıraktım ?

O günden beri hiç sigara içmedim. Oysaki tam 10 yıl boyunca aktif olarak sigara içmiştim. Son 4-5 yılında ise günde 1 paket içiyordum. Ama artık tiksinmeye başlamıştım.. Elimdeki, ağzımdaki kokusundan, pisliğinden..
Şimdi canım istemiyor mu peki? Elbette istiyor. Çok üzülünce, son sevinince, yemekten sonra ya da içki masasında… Çok çekiyor canım. Rüyalarımda defalarca sigara içtim ve içim yandı sonra pişmanlıktan.. Hep ben şimdi O.na ne derim diyerek uyandım uykularımdan..
Ama yine de kabul etmek lazım ki abartmadığınız sürece sigara içmek çok keyifli bir aktivite.. Hele de Marlboro Light paketini ilk açtığınızdaki o muhteşem şarap kokusu.. Ama abartmayacaksınız, hergün içmek gibi bir hataya düşmeyecekseniz eğer. Yoksa sonu felaket..

05 Haziran 2007
Ambulans olayı...
