11 Ocak 2008

Sigara İç(me)me Özgürlüğü..




Bu günlerde malum sigara yasakları ile ilgili birşeyler yazayım diyordum ki, tesadüfen http://www.sigara.tv/ ye düştü yolum. Meğer bir süre önce kendi bloğumda yayınladığım sigarayı bırakmamla ilgili yazımı yayınlamak için bana ulaşmaya çalışmışlar ama mail adresim olmadığı için ulaşamamışlar bana. Önemi yok tabi, zaten yazımın altında da kibarca açıklamışlar durumu. “İnşallah Filiz Hanım kızmaz” falan demişler.

Çok hoşuma gitti, kızar mıyım hiç? Bu şekilde sigarayı bırakmayı düşünen insanlara bir nebze de olsa örnek olabilirsem ne mutlu bana..


Şimdi gelelim sigara yasaklarına..

Hiç kimse kızıp üzerine alınmasın ama bizim milletimize iyilik yaramaz diye düşünüyorum ben artık. Herkesin –evet herkesin- sağlığı için bu kadar önemli bir konuda böyle bir karar alınıyorken, insanların kendi beş kuruşluk zevklerini ertelememek ya da ortamını değiştirmemek adına, geriye kalan herkesi yani yaşlısını, bebeğini, çocuğunu, hamilesini, alerjilisini, hastasını, sigarayı bırakmışını, nefret edenini bir kalemde silip atması üstelik de bunu gayet arsızca yapması çok anlamsız geliyor bana..

Daha önce de bahsetmiştim, 10 yıl aktif olarak sigara içtim ben.. Yani hiç sigara kullanmamış, yemekten sonraki ya da bir arkadaş ortamındaki o 1-3-5 dal sigaranın ne keyifli bir içecek olduğunu bilmiyor da değilim, unutmuş da değilim.. Bir zamanlar şehirlerarası otobüslerde bile sigara içtiğimi utanarak hatırlıyorum.. Yasak olmasa bile ne saygısızlık yarabbim? Zaten kutu kadar bir mekana tıkılmış 50 civarındaki insandan birisin ve oturarak saatlerini tekerlek üzerinde geçiriyorsun bir de etrafını dumana boğuyorsun..

Her zaman inanmışımdır ki; eğer düzgün bir gerekçe göstererek bir yasak koyar ve cezai yaptırımını adam gibi uygularsanız, hayata geçirilemeyecek yasak yoktur… Mesela birkaç yıl (belkide daha fazla) önce başlayan emniyet kemeri takma zorunluluğu gibi, ya da kapalı mekanlarda sadece bu işe ayırılmış özel alanlarda sigara içebilmek gibi…

Bizim insanımız her zaman yasakları delmek için dahiyane fikirler üretmiş ve de uygulamış olmasına rağmen, cezai yaptırımları adam gibi hakkıyla uygularsanız, hi,ç problem yaşamazsınız..

İnsan bir sigara tiryakisi olunca, onu sigara içmekten alıkoyabilecek her türlü negatif durumu bir şekilde pozitife çevirebiliyor. Bunu bilinçaltı mı yapıyor bilmiyorum ama sigara içtiğim günlerde böyle bir yasak gelseydi herhalde herkes gibi tepkili olurdum.. Beyin nikotine karşı olan bağımlılığı nedeniyle öyle güzel bahaneler bulup, bunları saçma da olsa savunabiliyor ki şaşarsınız…

Şimdi etrafımdaki sigara tiryakilerine bakıyorum da hepsinin söyleyecek sözleri, savunulacak sigara içme özgürlükleri var.. Peki benim sigara dumanı solumama (pasif içici olmama) özgürlüğüm/talebim ne olacak bu durumda? Kardeşim siz sigara içeceksiniz, kendinizi zehirleyeceksiniz, eyvallah, kişiye özel bir durum bu.. Ama beni niye zehirliyorsunuz ki? Hangi hakla? Siz kimsiniz ki benim ya da çocuğumun olduğu ortamı ölümcül hale getireceksiniz ki? Ben hani derler ya gül yaprağıyla dokunmaya kıyamayacağım en değerli varlığımı evladımı niye sizin nikotin kotan iğrenç ellerinize veya nefesinize mahkum edeyim ki?

Efendim, büyüyen tek bebek o mu olacakmış? Yanında/evinde sigara içirmeyen tek hamile ben miymişim? Bunu savunan kişinin kesin doksan küsur yaşına kadar yaşamış, günde 3 paket sigara tüketen bir süper dedesi/ninesi/annesi/babası vardır ve sigara sağlığa zararlı olsaymış onlar okadar yaşamazmış.. Savunulan şeye bakar mısınız? Ne kadar saçma, ne kadar sığ ve cahilce… Söyleyecek söz bulamıyorum.

Ben de istiyorum, eşimle dostumla gideyim bir meyhaneye, yiyelim, içelim, eğlenelim, şarkımızı türkümüzü söyleyelim, gelelim. Ama yanımızdaki masadaki mesela 10 kişinin orada oturduğumuz 3-4 saat boyunca yaklaşık kişi başı birer paket olmak üzere içtikleri sigara dumanını soluyarak değil.. (3-4 saatte birer paket sigara içilir mi demeyin, içilir, biliyorum, hele dost meclisinde içki masasında iseniz kesin içilir.)

Ya da buluşmuşum kız arkadaşlarımla, gitmişiz bir kafeye, şöyle yemeğimizi yiyelim, kahvemizi içelim, muhabbetin, dedikodunun dibine vuralım demişiz… O da ne? Gidilen mekanda sigara içilir/ içilmez bölümler yapmışlar.. İyi de aynı odanın içinde bir masada sigara içilirken yandaki masada içilmiyor.. Ne anladım ben bu işten? Efendim havalandırması varmış? Pehhhhhh.. Geçin allah aşkına, hepimiz biliriz ki böyle mekanlar hep bel hizasında dumanaltı griliğinde olur…

Efendim köy kahvesinde de sigara yaşağımı olur muymuş? Olur kardeşim olur. Hatta inanmazlar ama tiryaki olmayanlara değil, tiryakilere de yarar bu yasak. Daha önce çalıştığım ofiste sigara içmek serbest iken nasıl masamdaki küllükte sürekli tüten bir sigara olduğunu, yasak geldikten sonra ise sigara içeceğim zaman dışarı çıkıp sigara içip geldiğimi hatırlıyorum.

Ayrıca sigara içen birisiyle yakın veya aynı mekanda bulunmanın bir dezavantajı da sadece duman solumak değil, meydana çıkan iğrenç kokuya da mecbur kalmaktır.. Bazen öyle kokulu ortamlar olur ki kaçmak isteriz. Mesela çok afedersiniz ama kanalizasyon kokulu bir ortamda kalmak nasıl hepimizi rahatsız ederse, tiryaki olmayanlar için sigara kokusu da aynı derecede rajhatsızlık vericidir. Her aldığınız nefeste beyninizden aynı sinyaller gelir, “iğrenç sigara kokuyor” diye…O kokunun elbiselerinize, saçınıza ve hatta teninize sinmesinden bahsetmiyorum bile…

Yaz yaz bitmez bu konu bende, yazdıkça sinirlenip, devam ediyorum klavyemi dövmeye:-)
Sonuç itibariyle ben (biz) sonuna kadar destekliyoruz bu yasakları.. Başkalarına zarar vererek yapılan hiçbir davranışımızı savunmak için özgürlükten, hürriyetten bahsedemeyiz çünkü..

1 yorum:

Adsız dedi ki...

Çok doğru şeyler yazmışsın gerçekten arkadaşım...Derin le bir yere yemek yemeye gittiğimiz zaman boğuluyoruz vallahi...Öpüyorum...